DSÖ, rahim ağzı kanseri farkındalık ayı kapsamında yaptığı açıklamada, “Rahim ağzı kanserinin yüzde 95’inden fazlası insan papilloma virüsünden (HPV) kaynaklanmaktadır. HPV’ye karşı profilaktik aşılama ve kanser öncesi lezyonların taranması ve tedavisi rahim ağzı kanserini önlemenin etkili yollarıdır ve çok uygun maliyetlidir” ifadelerini kullandı.
“DÜNYADA KADINLAR ARASINDA EN SIK GÖRÜLEN 4’ÜNCÜ KANSER TÜRÜ”
DSÖ, Rahim Ağzı Kanserini Ortadan Kaldırma Girişimi adında başlattıkları eylem hakkında, “Rahim ağzı kanseri erken teşhis edildiği ve etkili bir şekilde tedavi edildiği sürece önlenebilir ve tedavi edilebilir. Ancak 2018 yılında 300 binden fazla kadının hayatına mal olan hastalık, dünya çapında kadınlar arasında en sık görülen 4’üncü kanser türüdür.
Çok az hastalık küresel eşitsizlikleri rahim ağzı kanseri kadar yansıtıyor. 2018’deki ölümlerin neredeyse yüzde 90’ı düşük ve orta gelirli ülkelerde meydana geldi. Bir halk sağlığı sorunu olarak rahim ağzı kanserinin ortadan kaldırılmasına rehberlik etmek için iddialı, uyumlu ve kapsayıcı bir strateji geliştirildi.
Mayıs 2018’de DSÖ küresel bir eylem çağrısı yaptı. Ağustos 2020’de Dünya Sağlık Asamblesi rahim ağzı kanserinin ortadan kaldırılmasına yönelik Küresel Stratejiyi kabul etti. Rahim ağzı kanserini ortadan kaldırmak için tüm ülkelerin insidans (hastalık oranı) oranını 100 bin kadında 4’ün altında tutması ve bu oranı koruması gerekmektedir. Bu hedefe ulaşmak üç temel hedef vardır. Bu hedefler, aşılama, tarama ve tedavi.” dedi.
ÜÇ TEMEL HEDEF: AŞILAMA,TARAMA VE TEDAVİ
Bu kapsamda DSÖ yapılan eylemler ile ilgili, 2020 yılından itibaren genç kızlardan yüzde 90’ının 15 yaşına kadar aşılandığını, kadınların yüzde 70’i 45 yaşına kadar yüksek performanslı testler ile tarandığını ve tedavi gören kadınların yüzde 90’ının da tedavilerinin bittiğini ifade etti. DSÖ, üç temel hedef olarak ifade ettiği aşılama, tarama ve tedavi eylemlerinin sonucu olarak ortaya çıkan 90-70-90 kavramı ile ilgili, “Gelecek yüzyılda rahim ağzı kanserini ortadan kaldırma yoluna girebilmek için her ülkenin 2030 yılına kadar 90-70-90 hedeflerine ulaşması gerekiyor” dedi.
DSÖ, HPV virüsüne karşı aşının önemine vurgu yaparak, aşının tüm yaş grupları için farklı bir dozu olduğuna da dikkat çekti. Aşı olması gereken en önemli yaş grubunun 9-14 yaş aralığındaki genç kızlar olduğunun altı çizilerek, “2023 yılı itibarıyla dünya çapında 6 adet HPV aşısı mevcuttur. Hepsi, çoğu rahim ağzı kanserine neden olan ve HPV enfeksiyonunu ve rahim ağzı kanserini önlemede güvenli ve etkili olduğu gösterilen yüksek riskli HPV tipleri 16 ve 18’e karşı koruma sağlar. Bağışıklık sistemi zayıf olduğu veya HIV (AIDS) ile enfekte olduğu bilinen kişiler için minimum 2 doz ve uygun olduğunda 3 doz gereklidir” denildi. 2022’de yapılan açıklamada rahim ağzı kanseri vakalarının yüzde 70’inde görülen HPV, 2023 itibarıyla yüzde 95’e ulaştığı ifade edildi.
“RAHİM AĞZI KANSERİNİ ORTADAN KALDIRMA YOLUNDAYIZ”
DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, rahim ağzı kanserine yakalanmamak için aşının önemine dikkat çekti. Ghebreyesus, “ HPV virüsüne karşı aşılama ve hastalığın erken ve etkili taraması ve tedavisi ile büyük ölçüde önlenebilir bir hastalık olan Rahim Ağzı Kanserini ortadan kaldırma yolundayız. Başarı, tüm ülkelerde kadınların ve kızların bu hayat kurtaran araçlara erişimini engelleyen eşitsizliklerin ortadan kaldırılması için tüm ortakların birlikte çalışmasını gerektirir. Bu Rahim Ağzı Kanseri farkındalık ayında, DSÖ Aşı, tarama ve tedavinin sürekli olarak genişletilmesi çağrısında bulunarak, Rahim Ağzı Kanseri Eliminasyon Girişimi aracılığıyla bu önlenebilir hastalıktan arınmış bir dünyaya olan bağlılığını yeniden teyit etmektedir.
2023’te HPV aşısını uygulamaya koyan Bangladeş, Endonezya, Nijerya ve diğer ülkeleri tebrik ediyorum ve bu kritik gündemdeki ilerlemeyi hızlandırmak için 2024’te daha fazlasını desteklemeye hazırız” ifadelerini kullandı.
GÜNDEM
04 Kasım 2024SPOR
04 Kasım 2024GÜNDEM
04 Kasım 2024SPOR
04 Kasım 2024SPOR
04 Kasım 2024GÜNDEM
04 Kasım 2024GÜNDEM
04 Kasım 2024